Suriye’de 61 yıllık Baas rejiminin çökmesi ve Esed ailesi periyodunun sona ermesiyle ülkenin çeşitli kentlerinde Beşşar Esed‘in babası Hafız Esed’in heykelleri yıkılıyor. Ülkeden kaçan Beşar Esad’ın da posterleri parçalanırken, görüntüler Irak’ın devrik başkanı Saddam Hüseyin’in 2003’teki ABD işgali sırasında Bağdat’ta yer alan heykelinin yıkıldığı günü hatırlattı.
HALK ESAD’IN HEYKELLERİNİ YIKIYOR
Suriye’de rejim aykırısı kümeler ile Beşşar Esed güçleri ortasındaki çatışmaların ağırlaşması ve ülkenin en büyük kentlerinin rejimin denetiminden çıkmasıyla sokağa dökülen kitleler, birçok yerde Hafız Esad heykellerini yıkarak oğlu Beşşar’ın fotoğraflarını parçaladı. Başşehir Şam’dan Esed ailesinin memleketi Lazkiye’ye, Halep ve Hama’dan başka pek çok kentte rejimin sembolü olan tüm simgeler indiriliyor.
SADDAM HÜSEYİN’İN DE HEYKELİNİ YIKMIŞLARDI
Suriye’den gelen imajlar, Irak’ı hatırlattı. 2003 yılında ABD işgaline uğrayan Irak’ta devrik başkan Saddam Hüseyin’in heykeli yıkılmıştı. Firdevs Meydanı’nda yaşanan olay, yıllar geçse de hafızalardan çıkmadı.
FİRDEVS MEYDANI OLAYI
Heykel 2002 yılı Nisan ayında Saddam Hüseyin’in 65. doğum günü onuruna dikilmişti. Heykelin uzunluğu 12 metre yüksekliğindeydi. Irak’in işgalinin arından 9 Nisan 2003 tarihinde başşehir Bağdat’taki Firdevs Meydanındaki heykel ABD Ordusuna ilişkin ağır ekipmanlarla devrilecektir. Sayıları birkaç düzine olan az sayıdaki Iraklı heykele saldıracak fakat devirmekte başarısız olacak daha sonra bir M88 tank kurtarma aracının yardımıyla heykel devrilecektir.
Anıtın tam karşısında bulunan Filistin Oteli tüm dünyadan basın muhabirliğine mesken sahipliği yaptığı için olay derhal basın kurumlarınca duyurulacaktır. Bilhassa sonradan Iraklı bir halterci olduğu anlaşılan bir Iraklının heykele balyozla vurması dikkat çekecektir. Sonunda ağı ekipman sayesinde devrilen heykel, az sayıdaki Iraklının sevinç şovlar ortasında tahrip edilecek, heykelin baş kısmı kesilerek yerlerde yuvarlanacaktır. Olaylar Saddam rejiminin düşüşünü simgelediği için tüm dünya basınında geniş yer bulacak ve bilhassa Arap dünyasında şaşkınlıkla karşılanacaktır.